TİCARİ SÖZLEŞMELERDE DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN HUSUSLAR

Ticari sözleşmeler ile, ticari ilişkinin yazılı olarak hukuki alt yapısını belirlenir. Taraflar arasında uyuşmazlık olduğunda bu sözleşmelere bakmak gerekmektedir. Hukukumuzdaki temel prensip sözleşme serbestisi prensibidir. Taraflar kanunun emredici hükümleriyle sınırlı olmak kaydıyla taraflar diledikleri gibi sözleşme yapabilirler. Sözleşmenin belirli bir kaç türü hariç yazılı olarak yapılması zorunlu değildir. Sözleşmelerin yazılı yapılması ispat açısından önemlidir.
Ticari sözleşmelerde dikkat edilmesi gereken en önemli hususlardan biri tacirlerin basiretli iş adamı olmak zorunda olmasıdır. Basiretli iş adamı gibi davranma gerekliliği, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu madde 18/2’de “Tacir Olmanın Hükümleri” kenar başlığı altında düzenlenmiştir. Her tacirin, ticaretine ait bütün faaliyetlerinde basiretli bir iş adamı gibi hareket etmesi gerekir.
Sözleşmelerde son sayfa dahil olmak üzere tüm sayfalar imzalanmalıdır. Emsal bir Yargıtay kararında taraflar arasında düzenlenen iki sayfalık emlak sözleşmesinin incelemesinde; tarafları borç ve yükümlülük altına sokan ilk sayfada imza bulunmadığını, bu durumda taraflar arasında yazılı olarak yapılmış geçerli bir tellallık sözleşmesinin varlığından bahsedilemeyeği belirtilmiştir. Bu sebeple her sayfanın imzalanması ileride yaşanacak ihtilafları önleyecektir.
Eğer sözleşme ürün satışı ile ilgili ise ödeme şekli ve vadeleri, satışa konu olan mal veya hizmetin detaylı bir şekilde tanımlanması, garanti süresi ve şartları, teslimat yeri ve şekli, cezai şartlar ve mücbir sebep hallerinin neler olduğu sözleşmede belirtilmeli ve bu durumlarda izlenecek prosedürler açıkça sözleşmede belirtilmelidir.
Sözleşme düzenlenirken yoruma yer vermeden somut ve detaylı şekilde maddeler düzenlenmelidir. Makul süre ve uygun fiyat gibi belirsiz ifadelerden kaçınarak objektif kriterler ile tanımlamalar yapılmalıdır. Sözleşmede net bir ödeme tarihi belirlenmişse bu tarihten itibaren faiz istenebilir fakat net bir ödeme tarihi belirlenmemiş ise noter ihtarnamesi ile faiz başlangıç tarihi belirlenir.
Dikkat edilmesi gereken hususlardan bir diğeri sözleşmeye imza atan kişinin gerçekten o şirket adını temsil yetkisi ve imza yetkisi olup olmadığıdır. Aksi halde imzalanan sözleşme geçersiz olabilir veya şirketi bağlamayabilir.
Hukuk sistemimizde yargılama süreçlerinin uzunluğu ve maliyeti açısından, alternatif çözüm yollarına gidilmiştir. Ticari uyuşmazlıklarda arabuluculuk, uygulanmaktadır. Bu sayede, yargılama olmadan çözüme ulaşılması, yargının iş yükünün azalması amaçlanmıştır. Bazı uyuşmazlıklar için mahkemeye dava açmadan önce arabulucuya gitme zorunluluğu vardır.
Özetle, ticari sözleşmeler taraflar arasındaki ilişkinin “hukuki anayasası” niteliğindedir. Ticari sözleşmeleri imzalanmadan önce tüm maddeler detaylı şekilde incelenmeli sözleşmelerin tarafları bağlayıcı olduğu unutulmamalıdır. 

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top